T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
BURSA / İNEGÖL - Toki Necip Fazıl Kısakürek İmam Hatip Ortaokulu

Ergenlikte özbakım ve gelişim döneminde bizleri neler bekliyor?

Ergenlikte Özbakım ve kişisel özbakım....

Ergenlik,çocuklukla yetişkinlik arasında kalan bir “ara dönemdir”.İnsanda bedence,boyca büyümenin hormonal, cinsel, sosyal, duygusal, kişisel ve zihinsel değişme ve gelişmelerin olduğu, buluğla başlayan ve bedence büyümenin sona ermesi ile sonlandığı düşünülen özel bir evredir.

ERGENLİKTE BÜYÜME VE GELİŞME:
Büyüme ve gelişme, döllenmeden başlayarak ergenlik dönemi sonuna kadar devam eder. Bu zaman boyunca büyüme ve gelişme hiç durmaz..Büyüme vücuttaki boy ve ağırlık artışı gibi ölçülebilen değerlerle ilgilidir.Gelişme ise vücuttaki yapı ve işleyişlerin olgunlaşması sonucu bazı biyolojik işlevlerin kazanılmasını ifade eder.
Büyüme ve gelişmede bazı temel kurallar gözlenir.Büyüme baştan ayağa doğrudur.Yani çocuklukta önce baş ve başa yakın organların gelişmesi olur, sonra gelişme sırt, bel vs. devam eder. Büyümenin merkezden uç organlara doğru olması bize büyüme ve gelişmenin gövde ve ona yakın organlarda daha önce olduğunu anlatır. Ergenlikte ise,elle ayakların,kolların ve bacakların önce büyüdüğünü görmekteyiz. Büyüme ve gelişmenin hızı, miktarı ve zamanı bakımından normal çocuklar arasında önemli farklar bulunmamaktadır. Bazı çocuklar daha çabuk büyüyerek ergenliğe akranlarından önce girebilir ve bedence gelişmelerini önce tamamlayabilirler.
Büyüme ve gelişme kalıtımın,hormonların ve beslenmenin etkisi altındadır. Sağlık durumu,coğrafi koşullar ve iklim de büyüme ve gelişmeyi etkilemektedir.
Kalıtım ve Büyüme-Gelişme: İnsan organizması yaklaşık 50.000 gen taşır ve bu genler çocuğun büyümesini etkiler. Çocukların boyları ile anne-babaların boyları arasında uygunluk vardır.Büyüme ve gelişme büyük oranda önceden planlanmıştır.Hastalık ve kötü beslenme gibi nedenler olmadığında büyüme ve gelişme halindeki insan bedeni adeta “belirli bir hedefe varmaya” çalışmaktadır.
Hormonlar ve Büyüme-Gelişme: Çocuklukta büyüme ve gelişmeyi esas olarak iki hormon etkilemektedir.Bunlar tiroit hormonu ve ön hipofiz in büyüme hormonudur. Tiroit hormonu gelişme ve olgunlaşmayı, hipofiz hormonu ise boy büyümesini etkiler. Buluğ döneminde salgılanan androjen ve östrojen hormonları da büyümeyi etkilemektedir.
Sağlık,Beslenme ve Büyüme-Gelişme: Bir insanın normal olarak büyüyebilmesi için sağlıklı bir bedene ve iyi bir beslenmeye ihtiyacı vardır.Yeterli besin alamayan gelişme çağındaki insanın büyümesi durur,sonra da bozuk beslenmenin yan etkileri ortaya çıkar. Karbonhidrat ağırlıklı beslenen çocuklar buluğa daha geç yaşta girmekte ve bunlarda gelişme geriliklerine rastlanmaktadır.
İklim,Coğrafi Koşullar ve Büyüme-Gelişme: Yaşanılan coğrafi çevre ve iklim ortamı ile beden yapısı arasında ilişki bulunmaktadır.Yaşanılan yörenin deniz seviyesinde olması ile yüksek bir platoda olması, oradaki insanları farklı hava basınçları ve farklı iklim şartları ile karşı karşıya bırakır. Yüksek platolarda ve dağlık bölgelerdeki insanlar, bölgelerindeki hava basıncına uygun bir beden yapısı geliştirirler.

ERGENLİK ÖNCESİNDE ve ERGENLİKTE BÜYÜME-GELİŞME:
Kızlar için 10,erkekler için 12 yaşları buluğ ve buluğ öncesi bedensel farklılaşmaların başladığı yıllardır. Bu yaşlarda kız ve erkek çocuklarda iştah artışı görülür. Adeta vücut hızlı geçecek bir büyüme dönemine hazırlık yapmaktadır.İştah artışı buluğ öncesinde biraz kilo almaya sebep olabilir. Her iki cins de bu dönemde kendi cinslerine uygun tavırları benimsemeye başlarlar. Çocukluk döneminde kızlar erkeklerden ortalama 4-5 cm. daha kısa ve 400-500 gr. kadar daha hafiftirler.4yaşına kadar boy büyümesi yılda 5-7 cm. arasındadır. Son çocukluk döneminde büyüme daha yavaş bir seyir izler. Kas iskelet yapısı ve yağ dokusundaki gelişmeler buluğda belirginleşir.
Ergenliğin başlarına gelindiğinde,ergenin boyu yetişkinken alacağı boyun % 80’ine ulaşmıştır. Buluğda hızlı bir büyüme görülür. Buluğla başlayan ergenlik döneminden ilk iki ile dört yıl sonra ergen, yetişkinken ulaşacağı boyun % 99’una erişir. Ergenlikte büyümenin en hızlı olduğu duruma Büyüme Hızı Doruğu adı verilmektedir.
Boy büyümesi kızlarda 16-18 yaşlarında, erkeklerde ise 18-20 yaşlarında durmaktadır.Erkek ergenler büyüme hızı doruğuna kızlardan 18 ay sonra ulaşırlar.Bu 13-15 yaşlarında olur.

Ergenlikte organlardaki büyüme ikiye ayrılarak incelenebilir.
1- Baştaki büyüme.
2- Diğer organlardaki büyüme.
1- Baştaki Büyüme: Baş,süt çocukluğunda vücudun yaklaşık dörtte birini oluşturur.Yetişkin bir insanın başının vücuduna oranı yaklaşık sekizde birdir. Baştaki büyüme ergenlikte tamamlanır. Baştaki; alın,çene,yanaklar,burun ve göz gibi organların hepsi aynı zamanda ve aynı hızda büyümez. Önce burun,üst dişler ve alt çene belirgin bir hal alır. Alın genişler, gözlerin arası açılır. Elmacık kemikleri ortaya çıkar. Deri, çocukluktaki yumuşaklığını kaybeder. Saçlar yüzdeki görüntüyü tamamlayan en önemli unsurdur. Kendi yüzü ve saçları ergenin ilgi odağını oluşturur. Buluğ sırasında baştaki bu farklılaşma yüzde simetrik olmayan bir görünüm ortaya çıkarır. Yüzün asimetrik görünüşünün düzelmesi baştaki organların büyümelerini tamamlamaları ile sona erer.
2- Diğer Organlardaki Büyüme: Ergenliğin başlangıcında, önce el ve ayaklar yetişkinken alacakları boya ulaşırlar. Kollar ve daha sonra bacaklar uzar. Kolların vücuda göre önce uzaması, kolla diğer organların boyları arasında orantısızlık yaratır. Kas ve kemikler de aynı hızda ve zamanda gelişmediğinden bedenin kontrol edilmesi başlangıçta güç olabilir. Uzun boylu olma ,ergeni kambur durmaya zorlayabilir. Büyümedeki çabukluk, gencin duruşuna, hareketlerine ve bedenini istediği gibi kontrol etmesine engel olabilir. Yüzde ve vücudun çeşitli organlarındaki bu orantısız büyüme ve gelişmeler, buluğda görülen tamamen doğal bir gelişmedir. Büyüme tamamlandığında,vücudun görünüşü ve organların vücutla orantıları normale döner.

BEDEN VE YÜZ İMGESİ:
Çocuklar, ergenler ve yetişkinler vücutlarının nasıl göründüğü hakkında belirli bir kanıya sahiptirler. Bu, kişinin aynaya baktığında yüzünün ve vücudunun nasıl göründüğüne ilişkin düşünceleridir. Vücut organlarının boyutlarının ve biçimlerinin değiştiği buluğdaki büyüme ve farklılaşma sürecinde, ergenlerin vücutlarının nasıl olduğuna dair düşünceleri de değişmeye başlar. Bu vücut imgesi kazanma sürecinde ergenlerin çoğu, kültürün ideal vücut olarak sunduğu modelin etkisinde kalır. Beğenilen bir vücudun nasıl olması gerektiği hakkındaki kalıp yargılar ve kültürel kurallar ergenin kendi bedenini algılamasına önemli bir şekilde etki eder. Bu “ideal vücudun”ölçüleri aile , akran grubu ve toplum tarafından belirlenir. Bunun yanında sinema ve TV’de özellikle TV reklamlarında “tavsiye edilen” insan tiplerine ait görüntüler ve tanınmış sanatçıların tipleri ergenin ideal vücut imgesini etkilemektedir.
Ergenlikte büyüme ve gelişme yüzde bazı sıkıntı veren sonuçları da beraberinde getirir. Sivilceler ve akneler ergenin yüz imajını çok olumsuz bir biçimde etkiler ve en önemli sorun haline gelirler. Çabuk büyümenin sonucunda beden imajının yerleşebilmesi için ergenin zamana ihtiyacı vardır.

 

Ahmet Beyhan (doktor), Ece çiftçi (ebe)  tarafından  okulumuz öğrencilerine ergenlik ile ilgili bilgilendirme yapıldı. İlçe Sağlıklı Hayat Merkezinden gelen Ahmet BEYHAN ve Ece ÇİFTÇİ 'ye Okulumuz adına Teşekkür ederiz.


21-12-202321-12-202321-12-202321-12-202321-12-202321-12-2023

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 21.12.2023 - Güncelleme: 21.12.2023 14:40 - Görüntülenme: 43
  Beğen | 1  kişi beğendi